Migren Ataklarını Azaltmada Kanıtlı Etkiye Sahip Probiyotik / PRO-KULT CLARITY
Migren, dünya çapında 1 milyardan fazla insanı etkileyen nörovasküler bir hastalıktır. Yaygın görülmekle beraber, migren hastalarının; ailelerini, meslektaşlarını ve işini etkileyerek yaşam kalitesini bozmaktadır. Migren, dünya çapında 50 yaşından genç kişilerde (özellikle kadınlarda) yaygındır.[1]
Migren sıklığının kadınlarda (üreme döneminde) erkeklere oranla yaklaşık 2 kat daha fazla görüldüğü ve migren atak şiddetinin daha güçlü olduğu ifade edilmiş olup; İstanbul’da yapılan bir çalışmada migrenin başlama yaşı kadınlarda yaklaşık 22,7 yıl olarak tespit edilmiştir. [2] Migrenin kesin bir tedavisi olmamakla beraber semptomlarını hafifletebilmek adına çalışmalar bulunmaktadır.

Migrenin tipik özellikleri; 4-72 saat sürebilen ve genellikle tek taraflı orta veya ağır şiddetli olan ve tekrarlayan şekilde görülen bir baş ağrısı bozukluğudur. Genellikle fiziksel aktiviteyle şiddetlenmekle beraber, bulantı, ışık ve yüksek sese karşı hassasiyet oluşmaktadır. Yapılan bir araştırmada; sese karşı hassasiyet (%91,3) ve bulantı (%74,8) en sık belirtilen semptomlar arasında olmuştur. Aynı çalışmada tetikleyici faktörler de incelenmiş ve en sık bildirilen tetikleyiciler stres (%81) ve gürültü (%54,5) olmasına rağmen beslenmeyle ilişkili olarak açlık (%37,2) ve besinlerin de (%5,9) tetikleyiciler arasında yer aldığı tespit edilmiştir. Migren ve beslenme arasında karmaşık bir ilişki vardır. Besinler içerdikleri bazı maddelerin vazokonstriktör veya vazodilatör etki yapmasıyla sinir yollarını etkileyerek ağrı oluşturabilmektedir. Migrene ilişkin akut veya önleyici tedaviler olmasına karşın hastaların tedavisinde beslenme önemli bir parça olarak görülmektedir. Migren hastasının değerlendirilmesinde tükettiği besinler sorgulanmakta ve hastanın beslenme günlüğü tutması sağlanarak atak zamanlarında dikkat edilmesi gereken besinler belirlenebilmektedir.[2]
Migren baş ağrısı ve gastrointestinal bozukluklar arasındaki ilişkiler incelendiğinde sık sık gastrointestinal bozukluk yaşayan kişilerin daha yüksek baş ağrıları prevalansının olduğu gösterilmiştir.
Bağırsak mikrobiyota ve beyin fonksiyonu arasındaki ilişki ve migren baş ağrısına sahip olan bireylerde probiyotik takviyelerinin etkisi ve bu etkinin altında yatan potansiyel mekanizmalar araştırılmıştır. Probiyotikler, konakçının sağlığı için yararlı olan mikroorganizmalardır ve başlıca probiyotiklerden olan laktobasil ve bifidobakterileri, bağırsak epitelyal bariyerinin bütünlüğünü arttırmaktadırlar. Bu probiyotiklerin, antibiyotikle ilişkili diyare, nekrotizan enterokolitin önlenmesi ve enflamatuar bağırsak hastalığı gibi gastrointestinal bozukluklarda terapötik etkinliği kanıtlanmıştır.[3]
Amerikan Probiyotik Guideline’da yetişkin sağlığı kısmında yer alan ve migrenle konumlandırılan TEK probiyotik olan Pro-Kult®, İngiltere’de ADM Protexin tarafından (Bio-Kult® ismiyle) üretilen bir probiyotiktir.
Migren üzerine konumlandırılan Pro-Kult® Clarity, kanıtlı etkiye sahiptir. Ürünle İran’da yapılan klinik çalışmaya göre; 100 kişi katılım sağlamıştır. Plasebo ve Pro-Kult® verilen grup olarak ayrılmıştır. Ayrılan bu 50 katılımcı da kendi arasında ikiye (Kronik ve Epizodik Migren) bölünmüştür. Yapılan çalışma sonucunda her iki grupta (Kronik ve Epizodik Migren) da baş ağrısı sıklığında ve migren semptom şiddetinde önemli bir azalma sağlanmıştır. Pro-Kult® takviyesi sonrasında atak sıklığı epizodik migrende %40, kronik migrende %45 azalmıştır. Migren şiddetinde ise %30 azalma bulunmuştur.[4]
Sonuç olarak; Migren ataklarını ve şiddetini azaltmada kanıtlı etkiye sahip olan Pro-Kult® Clarity, içerdiği 14 farklı suşun yanında Magnezyum ve B6 Vitamini ile sinerjik etki yaratmaktadır. Migren ataklarının tükettiğimiz besinlerle arasında ilişki olduğuna dair çalışmalar mevcuttur. Vagus siniri; beyin, mide ve bağırsaklar arasında direkt olarak bağ kurmaktadır. Bu sinir yoluyla bağırsaklardaki sinirsel, hormonal ve bakteriyel değişim beyine iletilmektedir.[5] Bu sebeple bağırsak sağlığını koruyabilmek beyin sağlığımızı da koruyabilmek adına çok önemlidir. Bu alanda kanıtlı etkiye sahip, klinik çalışmaları bulunan, İngiltere’nin 1 numaralı probiyotiği olan ve Amerikan guideline’nında yer alan Pro-Kult® Clarity ile migren ataklarınızı azaltın!
Referanslar
[1] Ashina, M., Katsarava, Z., Do, T. P., Buse, D. C., Pozo-Rosich, P., Özge, A., Krymchantowski, A., Lebedeva, E., Ravishankar, K., Yu, S., Sacco, S., Ashina, S., Younis S., Steiner, T., Lipton, R. B. (2021). Migraine: Epidemiology and Systems of Care. The Lancet, 397(10283), 1485–1495.
[2] Özturan, A., Şanlıer, N., Coşkun, Ö. (2016). Migren ve Beslenme İlişkisi. Turkish Journal of Neurology, 22:44-50.
[3] Akkaya, Ü., Beyaz, E. (2018) Nörolojik Hastalıklar ve Probiyotik-Prebiyotik Kullanımı. Başkent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi, 2(2), 01-29.
[4] Martami, F., Togha, M., Seifishahpar, M., Ghorbani, Z., Ansari, H., Karimi, T., Jahromi, S. (2019). The effects of a Multispecies Probiotic Supplement on Inflammatory Markers And Episodic and Chronic Migraine Characteristics: A Randomized Double-Blind Controlled Trial. Cephalalgia, International Headache Society , 0(0) 1–13.
[5] Özer,M., Özyurt, G., Harsa, Ş. (2019). Probiyotik ve Prebiyotiklerin Bağırsak-Beyin Aksına Etkisi. Akademik Gıda, 17(2), 269-280.