Ecz. Ömrüm Ergüven

Bir Eczacının Gözünden İngiltere’de Eczacılık Sistemi

İngiltere’de araştırmacı olarak çalıştığım ve yaşadığım dönemde sağlık sistemine dair pek çok şey öğrendim. Her ülkede eczacılık sistemi birbirinden çok farklı ancak İngiltere’de beni en çok etkileyen şey, eczacılık mesleğinin toplum sağlığındaki rolünün ne kadar güçlü tanımlandığıydı. Şu anda tıp fakültesinde, halk sağlığında doktora yapan bir eczacı olarak, oradaki sağlık sistemini kendi gözümden yorumlayacağım.

Pharmacy First: İlk Sağlık Durağı Eczaneler

2024 yılında İngiltere'de ulusal düzeyde başlatılan Pharmacy First programı, toplum eczanelerinin sağlık sistemindeki yerini kökten dönüştürdü. Bu program kapsamında eczacılar artık yedi farklı hafif ve yaygın sağlık sorununda (örneğin; boğaz ağrısı, idrar yolu enfeksiyonu, sinüzit, kulak enfeksiyonu, zona vb.) doğrudan teşhis koyup reçete yazarak tedavi başlatabiliyorlar.

Klinik Yaş Aralığı
Akut otitis media* 1 - 17 yaş
İmpetigo 1 yaş ve üzeri
Enfekte böcek ısırıkları 1 yaş ve üzeri
Zona (Herpes zoster) 18 yaş ve üzeri
Sinüzit 12 yaş ve üzeri
Boğaz ağrısı 5 yaş ve üzeri
Komplike olmayan idrar yolu  enfeksiyonları Kadınlar 16-64 yaş

 

 Bu ne demek?

  • Hasta doktora gitmeden doğrudan eczaneye gidiyor.
  • Eczacı, protokol bazlı algoritmalarla değerlendirme yapıyor. (Bu algoritmalar hekimler tarafından eczacılara veriliyor)
  • Gerekli durumlarda doğrudan reçeteli ilaç verebiliyor.
  • NHS tarafından bu hizmet için ek ödeme alıyor.

Bu sistem, hem aile hekimlerinin iş yükünü azaltıyor hem de hastalara çok daha hızlı bir sağlık hizmeti sunuyor. Üstelik eczacının sağlık sistemindeki konumunu güçlendirerek danışman kimliğini pekiştiriyor. Pharmacy First yalnızca bir program değil; aynı zamanda bir dönüşüm vizyonu. İngiltere’de eczaneler artık sadece ilaç temin edilen yerler değil, birinci basamak sağlık hizmetinin ilk noktası. Özellikle kırsal bölgelerde bu model büyük bir fark yaratıyor. Tabi ki her eczane pharmacy first programına dahil değil, bu hizmeti vermek isteyen eczacılar düzenli olarak eğitimlerden geçiyor ve ‘pharmacy first eczanesi’ ünvanına hak kazanıyor. Ayrıca eczanelerde muayene odaları da olmak zorunda.

İncelemek isteyen meslektaşlarım için yazımın sonunda yapılan çalışmaları link olarak bırakıyor olacağım.

Türkiye’ye Uyarlanabilir mi?

Bizim ülkemizde de eczacılar halk sağlığına çok yakın konumda. Ancak bu yakınlığı klinik sorumlulukla desteklemek, hem mesleki tatmin hem de sağlık sistemi verimliliği açısından büyük katkı sağlar. Düşünsenize; eczacı meslektaşlarım idrar yolu enfeksiyonu yaşayan bir hastaya ilk müdahaleyi yapabiliyor, hatta uygun tedaviyle hastaneye gitmesini önleyebiliyor.

Bunun için Türkiye’de:

  • Eczacılık eğitiminde klinik uygulamaların artırılması,
  • Sağlık Bakanlığı ve SGK ile entegrasyonun sağlanması,
  • Reçetelendirme yetkisinin belirli protokollerle düzenlenmesi,
  • Hizmet başına ödeme sisteminin geliştirilmesi gerekir.

İngiltere’deki bir eczanede yaşlı bir hastanın sadece 15 dakikalık görüşmeyle tedaviye eriştiğini görmek, mesleğime olan inancımı tazeledi. Bizler eczacılar olarak daha fazlasını yapabiliriz ve yapmalıyız. Sağlık sisteminin yükünü hafifletmek, toplum sağlığına daha doğrudan dokunmak için eczacının gücüne ve eczanelere güvenmeliyiz.

Unutmayalım, bir sistemin ilk halkası güçlü olursa zincirin tamamı sağlam olur.

Faydalı linkler:

https://www.england.nhs.uk/wp-content/uploads/2023/11/PRN00936_ii_Pharmacy-First-Clinical-Pathways-v.1.6.pdf

https://www.england.nhs.uk/publication/community-pharmacy-advanced-service-specification-nhs-pharmacy-first-service/

Ecz. Ömrüm Ergüven
Selçuk Ecza Deposu İnovasyon ve Proje Yöneticisi



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat