Eczacılık Fakültesi öğrenciliğimde gazetelerin İlanlar bölümünde yer alan "eczacı temin edilir" mealinde yazılı beyanları hep garipseyerek okurdum. Neden "avukat", "doktor", mühendis", "mimar" veya ne bileyim, bir başka yüksek öğrenim gerektiren meslek mensubu değil de, "eczacı" temin edilir?
Nedenini mezuniyete yaklaştıkça ve o dönem Çemberlitaş’ta bulunan Eczacı Odasına gidip gelmeye başladıkça anladım.
O dönemden bu yana da muvazaa halen meslek gündemimizde.
Nedir muvazaa?
Adalet Bakanlığı Hukuk Sözlüğünde "danışıklı işlem" olarak karşılık bulmuş.
Genel sözlük anlamı ile; "Gizli anlaşma. Bir hukuki ilişkinin taraflarının üçüncü kişileri aldatmak amacı ile gerçek iradelerine uymayan ve kendi aralarında hüküm ve sonuç doğurmayan bir görünüş yaratmak konusunda anlaşmalarıdır" diye belirlenmiş.
Mesleğimizde ise yazılı bir tarifi olmasa da "sermaye sahibi kişiler tarafından eczacı diploması kiralayarak eczane açılması" olarak tanımlanıyor.
Mevzuatımızda bu durum;
Türk Eczacıları Deontoloji Tüzüğü 8. madde 2 bentte "Eczacı, mesleğin şeref ve haysiyetine aykırı olarak, açık veya gizli herhangi bir şekilde hileli veya muvazaalı anlaşmalarla ...",
Türk Eczacıları Birliği Kanunu 20. madde a bendinde " Kanun haricinde menfaat temin etmek maksadıyla gerek aza ve gerek meslek mensupları ile başka şahıslar arasında gizli anlaşmalar yapılmasına ve muvazaa yoluyla müesseseler kurulmasına mani olmak" ,
Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanunun 6. maddesine eklenen ek fıkrada "Muvazaalı olarak eczane açıldığının tespiti hâlinde, ruhsatname iptal edilir ve eczacı beş yıl süreyle eczane açamaz. Muvazaanın eczacılar arasında yapılmış olması hâlinde, eczane açma yasağı hepsi hakkında uygulanır.",
Yeni Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Yönetmeliğin 10. madde 3. bendinde "Başvurunun il sağlık müdürlüğü tarafından bölge eczacı odasına bildirilmesinden sonra açılması düşünülen eczane ve eczacı ile ilgili olarak bölge eczacı odası tarafından 11 inci madde hükümlerine göre muvazaa değerlendirmesi yapılır."
olarak betimlenmiş.
Görüldüğü üzere mevzuatımız Eczacı Odası yönetimlerine muvazaayı engelleme görevi vermiş.
Sözü uzatmadan söylemek gerekirse, eczacı odası yönetimlerine seçilenler için en can sıkıcı, en netameli görev budur. Bir çok meslektaşınız yaşadığı eczane açma işlemlerinin sıkışıklığında uygulanan prosedür nedeni ile kendisine haksızlık yapıldığına inanır, yine bir çok meslektaşınız da "muvazaalı eczane açılmasına izin verdiğiniz" kanısıyla selamı sabahı keser. Tehditler de işin cabası.
İşin doğrusu mesleğimizde muvazaa var mı? Genele baktığımızda az da olsa, ne yazık ki var...
Ben önümüzdeki yıldan itibaren, bu konuda artarak yaşanması olası bir sıkıntıya dikkat çekmek istiyorum.
Bildiğimiz gibi 6197 sayılı yasamızda Mayıs 2012 tarihinde yapılan değişiklikle eczane sayıları nüfusa endekslendi, Nisan 2014 ayında Yönetmeliğin yayınlanması ile de fiilen uygulamaya geçildi. Yine 6197 sayılı yasamıza eklenen Geçici 3. madde ile, Mayıs 2012 tarihinde eczacılık yapma hakkına haiz olan, ancak herhangi bir eczanesi olmayan meslektaşlarımız ile 2012 yılında eczacılık fakültelerinde okuyanlar ve okumaya hak kazananlar bu kısıtlamadan muaf tutulmakta.
Bu demektir ki, istisnalar hariç 2017 yılından sonra her eczacı, ya ilçe nüfusunun izin verdiği yerde eczane açabilecek ya da mevcut bir eczaneyi devir alacak.
Ekonomideki arz-talep kuralı gereği ve eğer ekonomik şartlara dayanabilirsek mevcut eczaneler bulundukları ilçenin cazibesine göre yüksek miktarda hava paraları getirebilir. Bu cazibeye reçete yazılan kurumların varlığı kadar, o ilçede açılan alış veriş merkezlerinin çoğalması, ekonomik hareketliliğin artması da neden olabilir.
Bu getiriyi önemseyen meslek içi ya da meslek dışı kişiler de önümüzdeki günlerden itibaren bu yönde girişimlerde bulunabilirler. Emekli olup evinde oturan ya da yeni mezun meslektaşlarımıza cazip teklifler gitmeye başlayabilir.
Yaşayıp göreceğiz, benimkisi bir varsayım...
İLETİŞİM
e.ciftci@eczacininsesi.com
Tel : 0212 5474746
https://twitter.com/#!/ECiftci1
https://www.facebook.com/#!/ertan.ciftci1