Eczacının Sesi
Özel Haber: Dr.Ecz. Metin UYAR
Bebek beslenmesi ve mama çalıştayından güzel fikirler
Yeni yılın ikinci haftası perşembe günü İstanbul Medipol Üniversitesi Eczacılık Fakültesi ev sahipliğinde bebek beslenmesi ve mama çalıştayı düzenlendik. Ben de çalıştayın moderatörlüğünü üstlendim. Çalıştayın açılışını ise Medipol Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gülden Omurtag yaptı. Peki bu çalıştayı gönüllü olarak neden düzenledik? Çünkü ülkemizde yanlış beslenen çok büyük bir bebek kitlesi var. Bu bebeklerin iyi beslenmesi kritik öneme sahip çünkü bireylerin bebeklik çağında nasıl beslendikleri gelecek hayatlarında ne kadar sağlıklı olacaklarını doğrudan etkiliyor. Bu durumu Atakan Özdemir bebek beslenmesinin önemini ve ülkemizde bu konuda ne denli eksik olduğumuzu özetleyen sunumuyla çalıştayın girişinde anlattı. Tam da bu noktada biz eczacılara büyük sorumluluk düşüyor. İşin güzel yanı bu çalıştaya katılan tüm meslektaşlarım bu duyarlılıkla konuya yaklaştılar. Bu sayede çalıştayda çok güzel öneriler ortaya koyuldu. Mesela “Annelere, sosyal medya üzerinden sağlık konusunda herhangi bir bilimsel eğitimi olmayan insanlar bilgi vereceğine, ülkenin dört bir yanına ulaşabilen, güvenilir sağlık danışmanları olarak bizler bebeklerini nasıl besleyeceklerini anlatmalıyız” dediler.
Senaryolar üzerinden eğitim
Bu konuda eczacı danışmanlığını arttırabilmek için eczacılara yönelik kapsamlı bir bebek beslenmesi eğitim programının oluşturulması konusunda fikir birliğine varıldı. Hatta sadece eczacıların değil, eczane ekibinin de bu konuda eğitilmesi gerektiği söylendi. Bu eğitimlerin sertifikalı olması konusunun da üzerinde duruldu. Bu eczacının bu konuda eğitim aldığını yani bu konuda yetkinliği olduğunu danışanlarına gösterebilmesi adına oldukça önemli bir öneriydi. Eğitimlerin klasikleşen formattan çıkıp eczacının karşılaşabileceği durumlarla ilgili olası senaryolar üzerinden yapılabileceği, eğitimde doğru bilinen yanlışların üzerinden örneklerin yer alması gerektiği konuşuldu. Eczacılar anneyle kurulacak iletişim ve sorulacak sorular konusunda da bilgi almak istediklerini söylediler.
Eczacılar da sosyal medyada olmalı
Annelere bebeklerinin beslenmesiyle ilgili vereceğimiz danışmanlığın sadece yüz yüze iletişimle sınırlı olmaması gerektiği konusu da eczacılarımız tarafından dile getirildi. Teknolojinin gelişimi iletişim şekillerini de değiştirdi. Artık eczacıların da sosyal medyada uzman kimlikleriyle varlık göstermesi gerektiğinin altı çizildi. Elbette bunun için ilgi çekecek bir içerik üretmek gerekiyor. Çalıştaya katılan Nutricia Anne Bebek Beslenmesi Genel Müdürü Dr. Yalım Üner bu içeriği ilgi çekici hale getirmenin bazen ciddi maliyetleri beraberinde getirdiğini “bebekbeslenmesi.com” sitesi için hazırladıkları videolar üzerinden örnekler vererek açıkladı. Ayrıca bilgiyi yaymanın, bilgiyi ortaya koymaktan çok daha zor olduğuna da değindi. Bunun için iletişim çalışmaları yapılması gerektiğini vurguladı. Ancak doğru bilginin yayılması adına hem eczacılara yönelik eğitim programlarını hem de bu tür bilgi platformlarını destekleyebileceklerinin sözünü verdi.
Bin eczacı ile 18 bin anneye ulaşılabilir
Fikret Küçükkoyuncu bin eczaneyle çalışma yapmanın bile günde 18 bin anneye ulaşılmasını sağlayacağını söyledi. Ecz. Adile Özdağ annelerin problemlerinde yüzde 82 oranında eczacıya güvendiğini belirtti. Yani eczacıların hem güvenilir danışmanlar olduğu hem de annelere yüksek derecede erişebilecek gücü olduğu vurgulandı. Ancak bebek beslenmesi ve mamalar konusunda yeterince danışmanlık yapmadıkları konusunda da fikir birliğine varıldı. Bu danışmanlığın arttırılabilmesi için çalıştayda eczacılarımızdan farklı öneriler geldi. Örneğin Ecz. Neylan Zırhlıoğlu “Tüketicilerimiz daha hamileyken o yakınlığı kurmalıyız. Bu sayede doğumdan sonra önerilerimizi daha rahat yaparız” dedi. Zırhlıoğlu doktorların eczacıyı bu konuda yetkin görmesinin sağlanmasının da önemine değindi ve “Doktorlarla eczacılar arasında iletişim kurulmalı.” dedi. Doktorlarla eczacıların bebek beslenmesi ve mamalar konusunda birlikte eğitim almalarının bu iletişimi destekleyebileceğini belirtti. Ecz. Fulya Urgancıoğlu ise mama standlarının üzerinde eczacının bu konuda uzman olduğunu belirten yazılar yazılmasının eczacıya yönelik güven algısını destekleyeceğini söyledi.
Beslenme kartları olmalı
Ecz. Leyla Haykır annelerin somut şeyler istediğini söyledi ve “Aşı kartı gibi beslenme kartları olmalı” dedi. Haykır ayrıca annelere yönelik bebek beslenmesi konusunda hap bilgiler ve tekrarlayan menüler gibi somut şeyler hazırlanması gerektiğini belirtti. Ecz. Emin Olgun raf düzenlerini değiştirmenin ve “Anne sütü çocuğu” gibi sloganlar oluşturmanın bile annelerin farkındalığını arttırmada büyük etkisi olacağına değindi. Ecz. Abdullah Şimşek eğitimler sonucunda eczacıların ihtiyacı ortaya çıkarmaya yönelik soruları öğrenmesi durumunda, çok daha etkili danışmanlık yapacağına yönelik fikrini beyan etti. Ecz. Özün Bahar Özkaya eczacılara yönelik firma ziyaretlerinin eczacının bilgi açısından güncel kalmasını kolaylaştırdığını ve bu sayede danışmanlığın artabileceğini söyledi. Özkaya mama numunesi vermenin de önemine değindi. Dr. Yalım Üner ise halen anne sütü alan bebeklerin mama numunesini "önerinin dışında yanlış kullanıp” anne sütünü bırakmalarına neden olma çekincesi nedeniyle, etik açıdan numune vermediklerini belirtti.
Önce eksiği tespit etmeli ona uygun çözüm geliştirmeliyiz
Fikret Küçükkoyuncu danışmanlığın nasıl arttırılabileceğine yönelik farklı bir yaklaşımla önerisini sundu. Koyuncu “Önce eczacının danışmanlıkta neden eksik olduğunun tespit edilmesi gerekiyor. Bunun için danışmanlığın neden yeterli düzeyde yapılmadığına yönelik bir pilot araştırma yapılmalı” dedi. Belirlenen sorunun ne olduğuna yönelik de bir çözüm önerisinin geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Koyuncu “Örneğin eğer danışmanlıktaki sorun iletişim probleminden kaynaklanıyorsa onu nasıl çözebileceğimizi bulmalıyız” dedi.
10 bebekten 7’si mamasını eczaneden almalı
Çalıştayda mamaların sadece eczanede satılmasını talep eden meslektaşlarım da oldu. Dr. Yalım Üner mamayı daha çok bebeğe ulaştırılabilmek adına farklı kanallardan tüketicilere sunduklarını anlattı. Ancak tedavileri destekleyen özel mamaların sadece eczanede satıldığına ve her 10 bebekten 7’sinde kusma, ishal, kabızlık gibi belirtiler olduğu için eczacıların bir sağlık personeli olarak danışmanlık hizmetinin önemine dikkat çekti. Dr. Üner “Tedavileri destekleyen özel mamaların satışının diğerlerine oranını yüzde 6’dan yüzde 15’e çıkardık diye mutluyuz ama bu oran aslında yüzde 70 olmalı. Birçok bebek kendilerine özel üretilmiş mamalarla kolaylıkla çözülebilecek sorunları varken, uygun mamayı kullanmadıkları için gaz, kabızlık, beslenme sonrası kusma gibi sorunları çekiyor” dedi.
Dr. Yalım Üner “Fiyat politikamızı yenileyebiliriz”
Ecz. Erdal Akköse danışmalık için eczacının motive edilmesinin de önemli olduğuna dikkat çekti. Akköse “Eczacının ürün bazında ve fiyatla ilgili koşullarda desteklenmesi gerekiyor” dedi. Ecz. Ayşe Arık Coşkun da eczacının profesyonel bir danışmanlık hizmeti sunduğunu ve bunun karşılık bulması gerektiğini belirterek eczacının korunması gerektiğine dikkat çekti. Dr. Yalım Üner bu noktada eczacıya fayda sağlamaları gerektiğinin farkında olduklarını ve bunun için eczacıya yönelik fiyat politikalarını, eczanenin ihtiyaçlarını düşünerek oluşturduklarını söyledi. Ancak bazı meslektaşlarımızın etik davranmadığını, uygun fiyata aldıkları mamaları eczane dışı kanallara satarak, kanallar arası kaymaya yol açtıklarını belirtti. Bu nedenle fiyat politikalarını eczacılara yönelik daha da cazip hale getirmek, eczacıyı daha çok kar elde etmelerini sağlayarak korumak istedikleri halde, çaresiz kaldıklarını vurguladı. Bu noktada Ecz. Emin Olgun mamalara kare kod koyarak bunun önlenebileceğine yönelik öneride bulundu. Dr. Yalım Üner ise bunu yapabilecek teknolojiye sahip olduklarını, depoların bunu istemediğini ancak bunu yapmak için çabaladıklarını anlattı ve “Ecza depolarına verdiğimiz mamaların ne şekilde dağıtıldığını görebilirsek, fiyatlandırma politikamızı yenileyebiliriz” dedi.
Yerli üretim için çabalıyoruz
Ecz. Cihangir Çetin bebek mamasının stratejik bir ürün olduğunu ve mamaya zam yapılmamasının çok önemli olduğunu vurguladı. Dr. Yalım Üner ise kur artışlarının kendilerini bu açıdan çok zor durumda bıraktığını söyledi ve “Yerli üretim için çabalıyoruz” dedi. Başarmaları halinde fiyat politikasının ciddi şekilde değişebileceğini anlattı.
Çalıştaya kimler katıldı?
Ecz. Abdullah Şimşek, Ecz. Adile Özdağ, Atakan Özdemir, Ecz. Ayşe Arık Coşkun, Ecz. Buğrahan Çetin, Ecz. Cihangir Çetin, Çağrı Pehlivanoğlu, Ecz. Emin Olgun, Ecz. Erdal Akköse, Fikret Küçükkoyuncu, Ecz. Fulya Urgancıoğlu, Prof. Dr. Gülden Omurtag, Ecz. Hülya Tapçı, Ecz. Leyla Haykır, Dr. Ecz. Metin Uyar, Doç. Dr. Neslihan Üstündağ Okur, Ecz. Neylan Zırhlıoğlu, Ecz. Özlem Pehlivan, Ecz. Özün Bahar Özkaya, Dr. Yalım Üner, Ecz. Vildan Yozgatlı,
Bebek Beslenmesi ve Mama Çalıştayı Bildirisi
1. Eczacıların bebek beslenmesi ve mama konusunda danışmanlığını arttırabilmesi için sertifikalı eğitim programlarının oluşturulması gerekmektedir. Eğitimlerin olası senaryolar üzerinden bilgi aktarımı şeklinde veya doğru bilinen yanlışların üzerinden örnekler ile ilerlemesi tercih edilmektedir. Eğitimlerin anneyle kurulacak iletişim ve ihtiyacı ortaya çıkarmaya yönelik sorulması gereken sorular konusunda da eczacıları geliştirmesi beklenmektedir.
2. Eczacıların bebek beslenmesi ve mama ile ilgili mevcut bilgi platformlarında uzman kimlikleri ile daha görünür olmaları hedeflenmektedir. Bu platformlarda hali hazırda doktorların bilgi veriyor olması eczacılarla doktorlar arasındaki iletişimi güçlendirebilecek bir adım olarak görülmektedir. Doktorların eczacının uzman kimliğini kabul etmesi için bebek beslenmesi ve mama eğitimlerine eczacıların doktorlarla birlikte katılması da öneriler arasında yer almaktadır.
3. Eczacıların bebek beslenmesi ve mama konusunda halkla iletişim çalışmalarına öncelik vermesi kararlaştırılmıştır. Bebek beslenmesi konusunda eczacılar uzman kimlikleriyle sosyal medyada annelere yönelik videolar hazırlayarak uzman kimliklerini pekiştirmeyi hedeflemektedir. Bu videoların içerik açısından zengin olduğu kadar ilgi çekici olmasına da özen gösterilecektir. Videolarda bebek beslenmesi konusunda doğru bilinen yanlışlara, pratik bilgilere, annelere yönelik uygulanabilir ve davranış değişikliğine yol açacak önerilere yer verilecektir. Videoların içerikleri, ilgi çekici hale getirilmesi ve iletişim çalışmalarıyla daha geniş kitlelere yayılabilmesi için sektörle işbirliği planlanmaktadır.
4. Annelerin bebek beslenmesi ve mama konusunda yanlış bilgilenmesine yol açan kişilerin, hatalı önerileri ve paylaşımları eczacılarla paylaşılacak, bu sayede bu bilgilerin bilimsel açıdan neden hatalı olduğu eczacılar tarafından annelere aktarılabilecektir. Bu aktarımlar bebek beslenmesi ve mamayla ilgili, eczacının güncel durumu takip eden güvenilir danışman kimliğinin güçlenmesine zemin hazırlayacaktır.
5. Eczacıların mevcut durumda bebek beslenmesi ve mama konusunda danışmanlık konusunda neden yetersiz kaldıkları pilot bir çalışma ile ortaya koyulması önerilmektedir. Buradan çıkan sonuca göre, danışmanlığın eksik kalmasına yol açan faktöre uygun çözüm önerileri geliştirilecektir. Bunun yanı sıra eczacıların danışmanlığın arttırılması için sundukları öneriler dikkate alınarak, çeşitli çalışmalara başlanacaktır.
6. Eczacının danışmanlık için daha fazla motive edilmesinde bir faktör olabilecek mama fiyat politikasında bir güncellemeye gidilebilecektir. Bunun için mamaların kanallar arası kaymamasının sağlanmasının gerekliliği belirtilmiştir. Bu amaçla mamalara kare kod uygulamasının üzerinde durulmuştur, bununla ilgili çalışmaların başlatıldığı bildirilmiştir.
7. Her 10 bebekten 7’sinde kusma, ishal, kabızlık gibi belirtiler olduğundan, bebeklerin yüzde 70’inin sadece eczanelerde satılan mamaları alması gerektiği belirtilmiştir. Bu konuda eczacılarda ve annelerde farkındalık sağlanması planlanmaktadır. Bu sayede hem bebeklerin olası sorunları giderilmiş olacak hem de eczanenin pazar payı arttırılacaktır.