ECZACININ SESİ/ ÖZEL RÖPORTAJ
Mehmet Domaç düşüncelerini paylaştı…
Mehmet Domaç:” COVID19 pozitif çıkan meslektaşlarımıza, eczane çalışanlarına, ailelerine Türk Eczacıları Birliği seferber olmak durumundadır. Onların her türlü ihtiyacını karşılamak zorundadır. Bugün meslektaşlarımızın kendilerini koruma günü, sağlık hizmetini sürdürme günü meslektaşlarımızın çevresinde, mahallesinde, yöresinde yardıma muhtaç kişilere yardım etmekte öncülük yapma günü… Ayrıca yaşananlardan dolayı eczanelerde yaşanabilecek olası bir ekonomik sarsıntıya karşılık eczacıların depo ödemelerinin bir süreliğine ertelenmesine yönelik çalışma gündeme alınmalı, hazırlık yapılmalı. Depo ve firmalar bu konuda yardımcı olmalılar. Ülkemizde çeşitli sektörlere yönelik benzer örnekler var.”
Yaşadığımız COVID19 la mücadele günlerinin eczacı ve eczacılık boyutunu Türk Eczacıları Birliği önceki Başkanı Ecz. Mehmet Domaç’ la konuştuk. Telefon aracılığıyla gerçekleştirdiğimiz bu özel röportajda sorduğumuz soruları yanıtlayan, düşüncelerini aktaran Sayın Ecz. Mehmet Domaç’ a teşekkür ederiz.
Ecz. Hakan Gençosmanoğlu
“Eczacılık Özverili Bir Meslektir”
Bu olağanüstü koşullarda hizmet veren sağlık elemanlarını başta meslektaşımı kutluyorum. Eczacıların, başarılı hizmetler vererek ülkemizin bu olağanüstü koşullardan bir an önce çıkmasına katkı sağlamalarını diliyorum.
Eczacılık her zaman özverili bir meslek olmuştur. Özverili bir meslek olduğunu bugünkü olağanüstü koşullarda eczacılar göstermişlerdir. Göstermeye de devam edeceklerdir.
Birinci basamak sağlık hizmetçisi olmak her zaman zor olmuştur ve özveriyi gerektirir. Meslektaşlarımın bu özveriyi göstereceklerine inanıyorum.
“En Önemlisi Korunmak”
Sağlık hizmetlerini sürdürebilmek için önce kendi sağlıklarına çok dikkat etmeleri gerekir. Meslektaşlarımın kendileri ve çalışanları için gereken tüm koruyucu önlemleri almaları gerekir. Ayrıca hizmet ettikleri vatandaşlar ve hastalar için de koruyucu önlemleri almaları gerekir. Bunlarla ilgili eczanelerinde gerekli düzenlemeleri yapmaları onların birincil görevidir. Kendileri ve çalışanları vatandaş için bu durum vazgeçilmezdir.
Herkes kendi koşullarına, yöresine, eczanesinin durumuna göre önlemleri alabilir ve çeşitlendirebilir.
“Kavga Değil Dayanışma Günü”
En önemlisi bugün kavga günü değil. Bugün, eczacı örgütlerinde, meslektaşlar arasında, sosyal medyada kavga günü değil. Bugün dayanışma günü… Kardeşlik günü, dostluk günü, birlik ve beraberlik günü. Dayanışmamız bizi hızla bu olağanüstü koşullardan kurtaracak olgudur.
Eleştiriyi yüz yüze geleceğimiz önümüzdeki günlerdeki toplantılarda yaparız. Bu bizi geliştirir. Daha iyi bir hizmet sunmamızı, ülkeye daha iyi sağlık hizmeti sunmamızı sağlar ve birlikteliğimizi geliştirir. Sosyal medya üzerinden, “dedim- dedi, yaptım- yaptı” gibi tartışmalar enerjimizi boşa harcamaktan başka bir şey değildir.
“Aynı Tarz Önerilerden Vazgeçin”
Sosyal medyada aynı tarz önerilerden vazgeçin. Yeni öneriler geliştirin. Ülke insanımıza katkı sağlayacak yeni korunma ve ilaçla tedavi biçimleri önerin.
Meslektaşlarımızdan, sağlık mensuplarından, vatandaşlardan bir kişiyi bile kaybetmeye tahammül edemeyeceğimiz günlerdeyiz.
“Türk Eczacıları Birliği Sizsiniz”
Eczacılar, eczacı odaları sizin eviniz. Eczacı Odaları, Türk Eczacıları Birliği sizsiniz, biziz. Hep birlikte bu zor günleri aşacağız. Yanlış gördüklerinizi bir kenara yazın. Bunları sosyal medyada köpürtmeyin. Yapılacak olan ilk Bölgelerarası Toplantıda bunları rahatlıkla kendi aranızda tartışabilirsiniz.
“Türk Eczacıları Birliği’ nin Görevidir”
COVID19 pozitif çıkan meslektaşlarımıza, eczane çalışanlarına, ailelerine Türk Eczacıları Birliği seferber olmak durumundadır. Onların her türlü ihtiyacını karşılamak zorundadır. Bugün meslektaşlarımızın kendilerini koruma günü, sağlık hizmetini sürdürme günü meslektaşlarımızın çevresinde, mahallesinde, yöresinde yardıma muhtaç kişilere yardım etmekte öncülük yapma günü. Bu sosyal sorumluluk, eczacının konumu nedeniyle kendine yüklenmiş bir görev. Aç insanları tedavi etmekte zorlanırız. Önce onları beslenmesini, yaşamasını sağlayacak katkıda bulunmalıyız. Bu mahalle dayanışmasıdır, bu aydın bilincidir.
Eczacı Odalarımız illerine ve yörelerine göre gerekli önlemleri almak ve bu önlemleri kamuyla paylaşarak eczacıların rahat hizmet vermesini sağlamak konusunda çaba harcamalılar ve ısrarcı olmalılar.
“Ödemeler İçin Çalışma Yapılmalı”
Ayrıca yaşananlardan dolayı eczanelerde yaşanabilecek olası bir ekonomik sarsıntıya karşılık eczacıların depo ödemelerinin bir süreliğine ertelenmesine yönelik çalışma gündeme alınmalı, hazırlık yapılmalı. Depo ve firmalar bu konuda yardımcı olmalılar. Ülkemizde çeşitli sektörlere yönelik benzer örnekler var.
“Çalışma Saatleri Düşürülmeli”
Çalışma saatlerinin düşürülmesi doğru bir yaklaşım ancak daha aşağı çekilmesi lazım. Eczaneye gelen kişi sayısı alınan önlemler nedeniyle, sokağa çıkan insan sayısının düşmesiyle beraber düştü. Bu nedenle, çalışma saatlerinin daha da aşağıya düşürülmesi lazım.
Özellikle nöbetlerde kesin kapıdan hizmet verilmeli. Normalde eczane içine de iki kişiden fazla insan alınmaması lazım.
“Her Vatandaşa Antiseptik Solüsyon”
Eczaneye gelen her kişiye 200 ml. lik antiseptik solüsyon verilmeli. Bunu da TEB karşılamalı. Ayrıca antiseptik solüsyonun kullanma zamanı ve şekli vatandaşa eczacılar tarafından öğretilmeli.
Bir takım fırsatı ganimet bilen karaborsacılar, fahiş fiyattan ürün satan insanlara prim verilmemeli derhal şikayet edilmeli.
Sağlık mensuplarının örgütleri, eczacı odalarımız ve Türk Eczacıları Birliği bu zor günlerden başarılı olarak çıkmak durumundadırlar. Halkımızla dayanışma içinde olun, meslektaşlarımızla dayanışma içinde olun, sağlığımızı ve geleceğimizi ancak böyle koruyabiliriz.