ECZACI DAYANIŞMASI ASIL ŞİMDİ BAŞLIYOR
Ecz. Alper Pehlivanlı
Afyonkarahisar Eczacı Odası Başkanı
"Haydi...Sen de destek ol...
Sen olmadan bir eksiğiz."
Değerli Meslektaşlarım,
Son yüzyılda birçok kez, doğanın yarattığı yıkımlara şahit olduk.
Aynı şekilde, özellikle savaş dönemlerinde, İnsanoğlunun eliyle büyük yıkımlar da yaşandı.
Ancak, doğa ve insanoğlunun ortaklaşa yarattığı, bu kadar büyük ve geniş çaplı bir yıkımı, 1999 yılındaki Gölcük depreminde bile görmemiştik.
Doğanın şiddeti ve insanoğlunun hırsının üstüne, denetimsizliği ve populizmi de eklediğinizde, maalesef ki böyle büyük bir yıkımla ve onbinlerce giden canla karşı karşıya kalıyorsunuz.
Depremin ilk anından itibaren biz Eczacılar, ülkemizin en iyi organize olabilen meslek örgütü olduğumuzu herkese gösterdik.
Bölge halkına ilaç ve sağlık danışmanlığı hizmetimizi, kendi öz kaynaklarımızla kurduğumuz 26 sahra eczanesinde ücretsiz olarak yerine getirdik.
Özellikle de kronik hastalığı olan depremzedelerin acil ihtiyacı olan ilaçlarını hızlı bir şekilde bölgeye ulaştırarak, hayat kurtarıcı adımlar attık.
Süreç içerisinde de eczanelerin bir kısmının açılmasıyla birlikte, sahra eczanelerini de bölgeden kaldırmaya başladık.
Ancak henüz, en önemli görevimizi yerine getirmedik.
Depremden zarar gören meslektaşlarımızın ve yaşamını yitiren meslektaşımızın yakınlarının yaşadığı sıkıntıları ve acıları bir nebze olsun azaltmak için, Meslek Örgütü olarak, bölge eczacılarına yardımda bulunmalıyız.
Bu önemli konuda, ilk adım olarak Türk Eczacıları Birliği'nin, Yardımlaşma Sandığı üzerinden, depremden etkilenen meslektaşlarımıza yapacağı yardımı olumlu buluyorum.
Bu yardıma ek olarak; TEB, Eczacı Odaları, eczacılık sektörü ve 50 bine yakın eczacının topyekün yapacağı yardımlarla Depremden dolayı enkaz altında kalan eczanelerin ve de meslektaşlarımızın hayallerinin tekrar canlanmasını sağlayabiliriz.
Ancak, Türk halkı olarak yardımsever bir millet olmakla birlikte maalesef ki yaşananları da çabuk unutabiliyoruz.
Bizler gündelik rutinimizde eczanelerimize gidiyor, akşam sıcak yuvalarımıza, ailelerimizin yanına dönebiliyorken;
Kıyamet gibi iki deprem, binlerce artçı sarsıntı yaşayan,
Hasarlı evinden zar zor çıkan,
Ailesini korumanın tedirginliğini yaşarken bir yandan da diğer yakınlarından, arkadaşlarından haber almaya çalışan,
Yıllarca verdiği emeklerini, diplomasını bile eczanesinin duvarının altında bırakan,
Sevdiklerinin enkaz altında kalmasına ve yıkılmış eczanesinin yağmalanmasına tanık olan,
Depremden sonra geceleri uyuyamayan,
En küçük sarsıntıda bile, deprem oluyor diyerek yerinden fırlayan,
Geleceğinden ümitsiz bir şekilde, Çaresizlik denilen olguyu sonuna kadar yaşayan
Meslektaşlarımızı unutmamalı, her daim onların yanında olmalı ve birliğimizin yardım kampanyasına katkıda bulunarak deprem bölgesindeki eczacıların yeni bir hayata adım atmalarını sağlamalıyız.
Depremden etkilenen meslektaşlarımızın acılarını, sadece birlikte yas tutarak değil, onlara yardım ederek de paylaşabiliriz.
Haydi...Sen de destek ol...
Sen olmadan bir eksiğiz.