VATAN Gazetesi köşe yazarlarından Aydın Ayaydın’ ın 2 Temmuz 2010 tarihli köşe yazısından eczacılara ilişkin bölümünü aşağıda olduğu gibi yayınlıyoruz:
Eczacılar amele gibi çalıştırılıyor
AYDIN AYAYDIN- 2 Temmuz 2010- Vatan
Eskiden bir ilaç alacağınız vakit eczaneye gider, reçetenizi eczacıya ve kalfaya uzatırdınız. O da raflardan ilacınızı toplar, fiyatlarına bakar ve ödeyeceğiniz parayı söylerdi. Siz de ya nakit ya da kredi kartı ile ödemenizi yapardınız veya anlaşmalı kurum mensubu iseniz cüzdanınıza işletir, ilacınızı alıp giderdiniz.
İlacınızı eczanelerden bakın nasıl alabiliyorsunuz; bizzat tanık olduğum olayı anlatayım: İki adet göz damlası olan reçetemle en yakın eczaneye girdim. Eczacı olduğunu tahmin ettiğim bir bayan ile dört başka görevli benden önce ilaç almaya gelenlerin reçeteleri ile meşguldu. Ben de sıranın bana gelmesini bekledim. Ne yazık ki eczanedeki bürokratik işlemler dolayısıyla biraz fazlaca beklemek zorunda kaldım. Eczacı ve diğer görevliler boyuna yazıp çiziyordu. Tuhafıma gitti. Dikkat ettim, eczacılar ilacı verip parasını alma işinden çok bürokrasiye boğulmuştu.
Hatta, doktora muayene olan hastanın muayene bedelinin tahsili de ne yazık ki Eczacılara yüklenmiş. Dünyanın medeni ülkelerinde insanlar muayene parasını gidip muayene oldukları hastane veya polikliniğe öder. Bizde ise, muayene parasını ilacı aldığınız eczacıya ödemek zorundasınız. Yani eczacılar, doktorların muayene parasını toplayan bir amele gibi çalışıyor. Bunun sebebi; “halk hastaneye gidip muayene olduğunda muayene parası ödemeyecek, dolayısıyla devletimiz vatandaşını ücretsiz muayene ediyor olacak“ düşüncesi olmasın?