DEĞERLİ HALKIMIZ, MESLEKTAŞLARIM VE BASIN MENSUPLARIMIZ…
YİNE AYNI MANTIK!...
Bizler defalarca söylemekten bıktık usandık. Artık utanır olduk. Bırakın artık şu “ben yaptım oldu” mantığını. Hem kendinize, hem halkımıza hem de bizlere zulmetmekten vaz geçin. Biz eczacılar sağlıkta dönüşümün her adımında çuvaldızı kendimize batırmak pahasına yanınızda olduk olmaya da devam edeceğiz ancak bu adımlar halkımızı mağdur etme boyutuna gelince de sessiz kalamıyoruz. Hepimizin ortak hedefi olan toplum sağlığına en kaliteli hizmeti vermek adına yapılan uygulamalardaki taktik hatalarınıza artık bir son verin.
Elektronik Rapor uygulaması da bu aceleci tavrın getirdiği taktik hatası nedeniyle 2 gündür halkımızın ilaca ulaşımına engel olmakta. Medula reçete provizyon sistemi çalışmadığı zamanlarda halkımızı mağdur etmemek adına ilaçların karekodlarını kesip ilaçları veriyor sistem açılınca da reçeteleri sisteme kaydediyorduk. Ancak E-Rapor uygulaması tıkanınca raporlu hastalarımızın ilaçlarını verme konusunda inisiyatif kullanamaz, dolayısıyla hastalarımızın ilaçlarını veremez olduk.
01/Ekim/2010 tarihinde başlatılan ve sadece 5 gün uygulamaya konan E-Rapor oluşan tıkanıklık nedeniyle 30/Ekim/2010 tarihine ertelenmişti. Bu süre içinde sık sık versiyon değiştiren Medula Provizyon Sistemi ile tıkanıklığın önünün açıldığı söylendi. Uygulama tekrar başladığında gördük ki maalesef değişen hiçbir şey olmamış. Hastanelerin E-Rapor sistemleri kapatılmış ve ne zaman açılacağı konusunda bilgi verilmiyor. Bu yetmiyormuş gibi eczanelerin manuel rapor giriş ekranları da kapalı tutuluyor. Yani üç gündür raporlu hastalığı olup yeni rapor alacak olan hastalarımız ilaca ulaşamamakta. Madem sistemi kapalı tutuyorsunuz bari yetkili bir ağız çıksın gerekçelerini anlatsın biz de ne olduğunu bilelim. Kamuoyuna bilgi verilmediği gibi biz muhataplara da bilgi verilmiyor.
Nedir bu inadın adı? Ne olurdu yani pilot il uygulamasına geçilse. 10 ilde uygulama başlatılsa oralardaki tıkanıklıklar ve sorunlar çözülse sonra bir 10 il daha devreye girse. Türkiye’nin yarısından sonra yeni bir sorun çıkmaz hale gelir kalan yarıyı da topluca devreye sokarsınız. Ama hayır bu teklif Türk Eczacıları Birliği’nden ve eczacı camiasından geliyor ise kesin karşı çıkılmalı bunlar bunu talep ediyorsa kesin arkasında bir art niyet olmalı mantığı ile yine reddedildi. Reddedildi de ne oldu? Olan şu üç gündür sistem kapalı, üç gündür raporlu hastalar mağdur. Herkesin malumudur ki raporlu hastalar tedavide öncelik ve aciliyet taşıyan hastalardır ve bu insanlar üç gündür ilaçlarına ulaşamıyor.
Karekod sonlandırma uygulamasında da pilot il ve kademeli geçiş teklifi TEB’ den gelmiş ve gayet başarılı bir geçiş sağlanmıştı. O zamanlar biraz ümitlenmiştik galiba muhataplarımız bizi doğru anlamaya başladı diye. Arızasız bir geçiş kurum yetkililerini mutlu etmemiş anlaşılan.
Sıkıntıları en iyi bilen ve tarafların tümünü mutlu edecek çözüm önerilerini sunan bizlere kulak verin. Gelin el ele çalışıp halkımızın ilaca ulaşımındaki engelleri çözelim. Böyle köklü değişimler aceleci mantıkla ancak zarar verir. Adım adım sorunları çözerek ilerlemek lazım. E-Rapor uygulamasına bir an önce geçme noktasında acele etmesi gereken biz eczacılar. Yıllardır raporlardaki eksikliklerden dolayı binlerce lirası kesilen biz eczacılara soluk aldıracak bir uygulama. Fakat çok köklü bir değişiklik oluşturacak uygulamada acele edilmemeli. Bu uygulamanın başarısı bir sonraki adım olan E-Reçeteyi de doğrudan etkileyecek. Lütfen birileri yaşanan tabloyu iyi okusun ve bu “ben yaptım oldu “ zihniyetine dur desin.
Sayın Sağlık Bakanımız geçen yıl pilot olarak uygulamaya konulan Sevk Zincirindeki sıkıntıyı tebdil-i kıyafet yaparak yerinde gördü ve uygulamayı kaldırdı. Şimdi tebdil-i kıyafet zamanı Sayın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımıza gelmiştir. Eczanelerde ve hastanelerde yaşanan sıkıntıyı bürokratlarından öğrenmeyip bizzat kendisi görmeli ona göre ya devam demeli ya da ne yapacaksa onu yapmalı. Sayın Bakanımız Ankara’daki bir toplantımızda sistemdeki tıkanıklığın sistemin büyüklüğü karşısında önemsenmeyecek kadar küçük olduğunu söylemişti. Gerçekten o kadar küçük bir sıkıntı mı yaşanıyor yoksa bir kaos mu yaşanıyor yerinde tespit etmeli.
Biz her pazartesi günü yaşanan sistem kaplılığından, aceleci mantığın getirisi olan “ben yaptım oldu”culuktan, size daima destek olma gayretinde olanlara ön yargılı bakışınızdan bıktık usandık artık.
Ben Yaptım Oldu mantığından kurtulacağımız günlerin özlemiyle.
Ecz. Ahmet ÖZÇAVUŞOĞLU
