PROTOKOL GÖRÜŞMELERİ YAPILIYOR (MU?)
Merhaba değerli meslektaşlarım;
Sizlerin de bildiği gibi SGK ile TEB arasında ki üç yıllık protokol sürecinin sonuna gelinmiştir. Ocak ayı sonuna kadar yeni protokolün imzalanması gerekmektedir. Bu sürecin önümüzdeki günlerin en önemli gündemini teşkil etmesine rağmen TEB’ de ki derin sessizlik devam etmektedir.
Ankara Eczacı Odası, protokol ile ilgili çalışmalar yapmayı doğal görevi olarak kabul etmiş, herhangi bir talep olmamasına rağmen görüşlerini ve çözüm önerilerini Türk Eczacıları Birliği’ nin değerlendirmesine yazılı olarak sunmuş, internet sayfası aracılığıyla da üyeleriyle paylaşmıştır.
Son 1 ayda yaşadığımız süreç Kamu Kurum İskontolarının eczaneler üzerinden geçirilmesi yönteminin tamamen çöktüğünün göstergesidir. Taşıma zararı bir yana, SGK’ nın ilaçta tasarruf adına en ciddi şekilde kullandığı enstrüman olan KKİ’ lerdeki anlaşmazlık eczacıları ve hastalarımızı mağdur etmeye devam etmektedir.
Eczacılar hiçbir şekilde taraf olmadığı bu iskonto ilişkisinden kesinlikle arındırılmalıdır. Protokol görüşmelerinde TEB; bu konuyu mutlaka gündeme taşımalı, gerçekleşmemesi durumunda protokolün imzalanıp imzalanmaması hususunu gözden geçirmelidir. Eczacıların bu gün yaşadığı ekonomik çöküntü dikkate alındığında, KKİ’ lerin eczacılar üzerinden kalkması tartışılmayacak biçimde zorunludur.
Değerli meslektaşlarım;
Protokol sürecinde 24.000 eczacının meslek örgütünden beklentisi; birlik, beraberlik ve dayanışmayı ortak akılla harmanlayıp, sorunlarımıza somut çözümleri getirmesidir. Resmi olmayan biçimde aldığımız bilgiler protokol görüşmelerinin devam ettiği yönünde olsa da Türk Eczacıları Birliği bu konuda da yine derin bir sessizliğe bürünmüştür.
Mesleğimizi bu denli yakından ilgilendiren bir konuda Türk Eczacıları Birliği’ne hakim olan bu sessizliği yadırgıyor ve sorgulanması gerektiğini düşünüyorum. Geçmiş yıllarda ki protokol görüşmelerinde komisyonlar kurulur, başkanlar danışma kurulları düzenlenir, eylemlilik süreçleri gözden geçirilir, protokolün imzalanıp imzalanmamasına hep birlikte karar verilirdi. Bu gün geldiğimiz noktada bırakın hep birlikte karar vermeyi bilgi sahibi olmaktan bile yoksun hale getirildik. Eğer varsa Protokol taslağının detaylarına ilişkin bilgi sahibi olamamaktan ve üyelerimize bilgi verememekten dolayı Ankara Eczacı Odası Yönetim Kurulu olarak ciddi rahatsızlık duyuyoruz.
Elbette Merkez Heyetimiz yasadan aldığı yetkiyle protokol görüşmelerini sürdürme ve imza yetkisine haizdir. Ancak; TEB’ nin yönetim biçiminin şeffaf, katılımcı ve demokratik olduğu her fırsatta dile getirildiği düşünüldüğünde, yaşadığımız bilgilendirmeme süreci !!! bu söylemlerle ciddi bir çelişki ortaya koymaktadır.
Eski Protokol süresinin bitmesine bu kadar kısa zaman kalmışken cevap bekleyen birçok soru da ortada duruyor;
*** 24.000 eczacının kaderini tayin edecek görüşmeler ile ilgili olarak, onların temsilcileri olan Eczacı Odalarının bilgilendirilmemesinin nedeni nedir?
*** Protokol imzalanmadan önce Eczacı Odalarıyla paylaşılacak mıdır? Ya da TEB Merkez Heyeti yetkisini kullanarak protokolü imzalayacak mıdır?
*** Protokolün yetki kullanılarak imzalanması durumunda şeffaf, katılımcı ve demokratik yönetim anlayışı ile ilgili söylemlere TEB yöneticileri tarafından devam edilecek midir?
*** Ayrıca paylaşılmadan imzalanan bir protokolün tüm sorumluluğu Merkez Heyetimizce alınabilecek midir? Ya da bunun yerine son zamanlarda alışa geldiğimiz şekilde; kimileri örgütü bölmekle suçlanarak gündemin değiştirilmesi için çabamı sarf edilecektir?
Değerli Meslektaşlarım;
Yazılarımda olsun, kürsülerden olsun her zaman ve her fırsatta ifade ettim; bizim en büyük sermayemiz birlik ve beraberliktir. Örgüt bilincimizi harekete geçirmekle birinci sırada yükümlü organ, örgütümüzün en tepe noktası, yani Merkez Heyetimizdir. Protokol ile ilgili bilgilendirme TEB tarafından bir an önce yapılmalı, eczacı odalarımızın görüşleri alınmalıdır. Tamamen içine kapalı bir yönetim anlayışının doğru sonuçlar doğurmayacağı açıktır.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen doğru yönetim biçimlerinin tercih edilmesi durumunda yeni protokolün birçok sorunumuza çözüm getireceğine ilişkin umudumu koruyorum. Aksi halde bilgiyi paylaşmaktan imtina edenler doğacak sonuçlara dair tüm sorumluluğu da üstlenmek zorunda kalacaklarını unutmamalıdırlar.
Saygılarımla…
Ecz. Oğuz EKİNCİOĞLU
BAŞKAN
